bu konuyla alakası yok ama sizce de çok kötü bir anket değil mi?matsever63'den alıntı
-bu yemeğe 100 üzerinden ne veriyorsunuz? 100 mü 0 mı?
-50 ya da 60 versem olmaz mı?
-olmaz , ya 100 ya 0
böyle bir anketi cevabı kesin olan bişey için bile yapmak sakıncalıdır.
işsizler tayfası artmaz. tam aksine azalır. ben tanıyorum. adam çok iyi sayısal derslerini yapıyor. ama sözelleri yapmadığı için puanı düşük geliyor. eğer kendi alanında sınava girse her türlü kendi alanından iş bulur. aynı şey sözel grup için geçerli.O zaman "işsizler" tayfası diye bir ordu çıkacağının farkında mısın?
Kara karı, kuru karı, keçi eti, durgun at
mazarratü'l mazarratü'l mazarratü'l mazarrat
Beyaz karı, şişman karı, kuzu eti, yürük at
fâidâtü'l fâidâtü'l fâidâdü'l fâidât.
"büyük ev" deki büyük kelimesinin sıfat olduğunu bilmezseniz bu sizin büyük ev demenize, yazmanıza vs engel değildir ama olayın sistematiğini kaybetmiş olursunuz. mesela bir ingiliz Türkçe öğrenirken "büyük ev" diye blok halinde mi öğretirsiniz büyük diye bir tanımlayıcı var onu ev gibi bir kelimenin başına getiriyorsunuz diye mi öğretirsiniz? eğer Türkçedeki sıfat, zamir , ek, kök gibi kavramları öğrenmeyi gereksiz buluyorsanız Türkçeyi matematikten ya da başka deyişle mantığından uzaklaştırmış olursunuz. bu söylediğim sadece Türkçe için değil her dil için hatta her şey için geçerli. siz fabrikada işçi güvenliğinden sorumlusunuz, işçilere güvenlik önlemlerini isimlendirmeden mi anlatacaksınız?
bunu durdurmak için buraya basıp en az 2 dakika bekleyeceksiniz, şununla buranın şeyini kontrol ettikten sonra şunu dışarı çıkaracaksınız.
demek mi daha iyi
sıcak kalıp makinesini durdurmak için kırmızı düğmeye basıp 2 dakika bekleyeceksiniz, termometreyle indüksiyon fırınının sıcaklığını kontrol ettikten sonra kalıpları dışarı çıkaracaksınız.
demek mi daha iyi.
isimlendirmeler ve tanımlamalar gereklidir ve ezber diyorsanız ezberdirler. o kısım için matematik de ezberdir.
deminki yorumumudada yazdiğim gibi eğer bir yabanciya Türkçe ögreteceksiniz böyle ögretmek zorundasiniz ama küçüklükten beri Türkçe gören bizlere bu sistematik gerekmez bu sistematik olmadanda 50 yasindaki doktor hayatina devam ediyor...Lise yıllarinda kaliyo bu sıfat,zarf,isim vb. Dedem bunlarin hiç birini görmemiştir belkide ama bende daha çok kelime bilir daha iyi konusabilir.Diller sistemli değildirler kuraldan yoksundur suanda tek sistemli dil latincedir onun haricinde sistemden bahsetmek ne kadar dogru bilinmez bir tanim yapilir Türkçede yüz bin tane istisnasi çıkar bu nasi sistem?.Peki ya matematikte tanimlarken mesala R-0 diye kesin bir dille herhangi birşeyi tanimlayabiliriz.Dillerde tanım yapılırken tanımın araliğinin dişinda olanlar tanımlanmiyo ama tanima uymayan yüzbin tane kelime çıkıyo. Basit bir örnek vereyim elinize bir kağit alin ve üstüne elma yazin dünyayi gezin sadece Türkçe bilenler onun ne anlama geldiğini anlar.Fakat elmanin resmini çizerseniz veya elmayi gösterirsenin ya da elmanin tadina kokusuna baktirirsaniz anlar.Demekki önemli olan kavram isimler önemli değil elmayi elma yapan ismi değil kokusu tadi ve rengidir.Elma ismi olmadan öncede elmaydi.Ayni sekil sıfatlar onlara sıfat adi verilmeden öncede sıfattir .Fabrika meselesine gelince burdaki isimlendirme ile sifatlara sifat demek arasinda fark var birisi dilin çevremizdeki şeylere verdiği isim sifat vb. ise dilin yapisindaki şeylere verilen dil kelimesiz olmaz lazimdir bir şeylere isim vermek düzen açisindan fakat dilin kelimelerin sınıflandirarak isim vermedende dil güzelce konusulabilir...
"Ne Mutlu Türküm Diyene"
şimdi elma yememesi gereken birine elma yememesi gerektiğini elinizde elma olmadan anlatın bakalım
işiniz biraz zor olacaktır. isimlendirmeler/tanımlamalar gereklidir. etraftaki herkes işleyişi biliyorsa , güvenlik önlemlerinin farkındaysa fabrikadaki isimlendirmelere de gerek yok zaten.
bir de son cümlede "dil güzelce konuşulabilir" demişsiniz, dilin güzel konuşulması nasıl oluyor, kriteri nedir?
Şu kısmı irdelemek istiyorum ; siz suyun kaldırma kuvveti başlığını görmeden evde suyun kaldırma kuvvetini buldum mu dediniz Arşimed gibi? O zaman siz de Arşimed'in ispat ettiği bir bilgiyi hazır olarak almış olursunuz bu da tarih öğrenmek ezber işidir mantığını çürütür sonuçta tarih de hazır bilgi fizik de! Kendimiz keşfetmediğimize göre?
her ne olursa olsun bunu matematik forumunda sormak saçmadır.Yukarı bak "MatematikTutkusu" yazıyorbi kısmı sayısalcı ise diğer yarısıda tm cidir heralde mat onlarda da var
Alakası bile yok.
Böyle düşünenler "avukat için" matematiğe ne gerek diyorlar? Sonuçta Hukuk'un matematikle ne alakası var filan.Peki hukukun tarihle ne alakası var? diyorum ben de.Tamam matematik avukat için gerekli olmayabilir (bence muhakeme gerekli - bilhassa matematik) şimdi kalkıp matematiği kaldıralım ne olur tahmin et...Imm ben söyleyim,bu sefer tüm sözelciler Hukuk'a dalar ve Hukuk kalitesini kaybeder şu durumda bile kaybediyor...
sıfatlar ekler fiiler gibi isimlendirmeler olmadanda konusabilir ve kullanabilirim kelimeleri Türkiyenin dört bir yanini gezip mühendislere doktorlara sorun o kadar makale yazmalarina rağmen acaba sıfatin ne oldugunu istisnalarini hatirliyomudur?Hayir.Peki ihtiyaci var mi ? Yok
Tanıma göre adlasmis sıfatlar isimdir.Ama nasil isse zarflar adlaşmis sifatlari niteliyor.Peki zarfın tanımında bize ismi niteler diyorlarmi yok?.Ya adlasmis sifat isim değil ozaman yada zarflar ismi niteliyo.Ne harika bir sistematik bu (!).Diller sistemsizdir sistemsiz olan birşeyi sanki sistemliymiş gibi sistem yapmak gülünç bence.İngilizceyide ögrenmiyoruz mesala o sistemlerler hep istisnasi çıkıyo o yüzden dili kullanamak dil bilgisiyle değil kelime bilmekle olur bence .
"Ne Mutlu Türküm Diyene"
Katılıyorum.
İp burada kopuyor Cengiz.
Sen bilgi yığını olduğu için Tarih'e ezber diyorsun.
Bu durumda matematik de oldu.
Deneyle bulunanlar elbette deneye yapmadan elde edemezsin...Fakat fizik biliyormusun bilmiyorum ama sadece Newtonun temel dinamik formülleriyle İş-Enerjideki formülleri,Atişlari,Momentum ve korunumunu ve daha birçok şeyi ispatlabilirisniz.Ayrica fizikte mekanik nerdeyse tamamen matematiktir deney yapmadanda sadece kalem ve akilla Dogrusal Hareketin formüllerini,Bağil hareketin formüllerin hiçbir deneye bağli kalmadan bulabilrisiniz.Tarihte böyle birşey imkansizdir.Malazgirtin 1073 de olmas İstanbulun 1453 te fethediliecğini bulmaniza yaramaz.Sadece tarihsel olaylardan tahminler üretirsiniz ki bunlar kesin değildir yoruma açıktır ne olacağida belli olmaz...
"Ne Mutlu Türküm Diyene"
Bu tarih'e "ezber" demen için yeterli bir kanıt değil zira sen bir önceki mesajında "hazır bilgileri alıyorsun direkt" demiştin "fizikte de" bu yapıldığına göre (sonuçta kaldırma kuvveti çok önce bulunmuştu) iddian ancak "fizik" de "ezberdir" ile neticelendirilebilir.
O zaman ben de iddiama şöyle bir yol ayrımı yapabilirim,
bilim adamları bir proje üzeride çalışıyorlardı bu projeye göre insanların yaptıkları (görüntüler halinde) uzaya elektron boyutlarıyla kayıt ediliyormuş.Bir makine bulunursa ve bunları açıp sana izletirsek tarih "ezberdir" yargın geçecek mi? Geçmeyecek.O halde fizik de ezberdir.
"Yoruma açıktır" tabirinden şunu da iddia edebilirim;
Pek çok Kimyacı belli savların altında birbirleriyle adeta "kapışmışlardır" o halde bu da yoruma açık bir durumdur ve Kimya ezberdir.
Her durumda ezber oldu be arkadaş.
Bu biraz ağır olmadı mı? Sonuçta hiçbir öğrenci FİZİKÇİ olmadığına göre en az bir öğrencinin bileceği kadar biliyorumdur
Foruma üye olmana gerek yok! Facebook hesabınla yorumlarını bekliyoruz!
