MatematikciFM 19:20 30 Nis 2011 #11
Ben kısa yolların abartılmasına karşıyım. (Çocuklar duymasın daki Mustafa Ali gibi oldum.)
Her şey tadında bırakılmalı.
Muhakeme ile bulunan kısa yollarla, ezber ve formüle dayalı kısa yollar birbirinden ayrılmalı diye düşünüyorum. Matematikte zaten yüzlerce, binlerce formül var. Gerekli gereksiz şeylere formül üretmenin anlamı yok.
Ya da bir formül kullanırken, bunun nereden geldiğini ve kaynağını bilmekte önemli bence.
Her şey tadında bırakılmalı.
Muhakeme ile bulunan kısa yollarla, ezber ve formüle dayalı kısa yollar birbirinden ayrılmalı diye düşünüyorum. Matematikte zaten yüzlerce, binlerce formül var. Gerekli gereksiz şeylere formül üretmenin anlamı yok.
Ya da bir formül kullanırken, bunun nereden geldiğini ve kaynağını bilmekte önemli bence.
gereksizyorumcu 19:39 30 Nis 2011 #12 Ben kısa yolların abartılmasına karşıyım. (Çocuklar duymasın daki Mustafa Ali gibi oldum.)
Her şey tadında bırakılmalı.
Muhakeme ile bulunan kısa yollarla, ezber ve formüle dayalı kısa yollar birbirinden ayrılmalı diye düşünüyorum. Matematikte zaten yüzlerce, binlerce formül var. Gerekli gereksiz şeylere formül üretmenin anlamı yok.
Ya da bir formül kullanırken, bunun nereden geldiğini ve kaynağını bilmekte önemli bence.
Her şey tadında bırakılmalı.
Muhakeme ile bulunan kısa yollarla, ezber ve formüle dayalı kısa yollar birbirinden ayrılmalı diye düşünüyorum. Matematikte zaten yüzlerce, binlerce formül var. Gerekli gereksiz şeylere formül üretmenin anlamı yok.
Ya da bir formül kullanırken, bunun nereden geldiğini ve kaynağını bilmekte önemli bence.
bilinen bi fıkra ama olsun.3 matematikçi ve 3 fizikçi bir konferansa trenle gitmek üzere istasyona gitmişler. fizikçiler birer bilet alırken 3 matematikçi sadece 1 bilet almış, fizikçiler bunlar neden bir bilet aldı diye düşünedursunlar trene binmişler kondüktörün sesi duyulunca matematikçilerin üçü birden bir tuvalete girip beklemeye başlamışlar ve bilet sorulduğunda kpının altından aldıkları tek bileti uzatıp işlerini görmüşler. fizikçiler şimdi anlamış olayın bu uyanıkların neden bir bilet aldığını. neyse konferans , gezi ymek derken geri dönüş zamanı gelmiş çatmış fizikçiler olayı çözdüler ya sadece 1 bilet almışlar , matematikçilerse bilet almamış. fizikçiler ya bunlar neden bilet almadılar diye düşünedursunlar trene binilmiş yine kondüktörün sesi duyulurken fizikçiler hemen taktiği uygulamaya koyulmuş. hepsi birden tuvalet kabinine girip beklemeye başlamış. matematikçilerden biri kapıya tıklatıp "bilet lütfen" demiş ve hemen kapının altından uzatılan bileti alıp yan kabinde kendisini bekleyen arkadaşlarının yanına girmiş.
paradoks12 19:44 30 Nis 2011 #13
fıkra süpermiş) ben daha önce duymamıştım
) ben daha önce duymamıştım gereksizyorumcu 19:52 30 Nis 2011 #14 
Nedir bu fizikçilerin matematikçilerden çektikleri 
Ayrıca Fikri hocam. Formül vermeyecez ekstradan. Sadece bilinen şeyler üzerinde pratik uygulamalardan bahsedebiliriz.
Ayrıca Fikri hocam. Formül vermeyecez ekstradan. Sadece bilinen şeyler üzerinde pratik uygulamalardan bahsedebiliriz.
nisanyagmuru96 21:39 30 Nis 2011 #16
Pratik yöntemlerin daha faydalı olacağını düşünüyorum.
MatematikciFM 12:40 01 May 2011 #17
Teşekkür ederim , sayın gereksizyorumcu, fikrimi, çok güzel bir fıkra ile desteklemişsiniz.
Ben formüllerin abartılmasına şu yönden karşıyım. Öğrencilerimiz, bir formülü ezberliyorlar, ama bunun nerede, ne zaman ve ne şekilde olduğunda kullanılacağını bilemiyorlar. Kalıp sorulara, kalıp formüller üretilirken, soruda küçük bir değişiklik yapıldığında bu formülün o soru için geçersiz kalacağını kestiremiyorlar. Bir formülün şartları olgunlaşmadan , o formülün kullanılamayacağını hesap edemiyorlar. Tabi kendilerini bildikleri formülü kullanmaya şartladıkları için soruyu da yanlış çözüyorlar.
Basit bir örnek size, Bir üçgenin iki kenarı 3 ve 4 verildiği zaman bunun dik üçgen olup olmadığına bakmadan 3. kenara 5 diyen çok öğrenci gördüm.
Her zaman kullandığım bir söz buraya yakışacak sanırım. "Öğrenmiş Şam'da halı dokunduğunu, enine mi, boyuna mı farkında değil."
Sayın Admin, bence Matematikçiler, Fizikçilerden daha çok çekiyor.
Ben formüllerin abartılmasına şu yönden karşıyım. Öğrencilerimiz, bir formülü ezberliyorlar, ama bunun nerede, ne zaman ve ne şekilde olduğunda kullanılacağını bilemiyorlar. Kalıp sorulara, kalıp formüller üretilirken, soruda küçük bir değişiklik yapıldığında bu formülün o soru için geçersiz kalacağını kestiremiyorlar. Bir formülün şartları olgunlaşmadan , o formülün kullanılamayacağını hesap edemiyorlar. Tabi kendilerini bildikleri formülü kullanmaya şartladıkları için soruyu da yanlış çözüyorlar.
Basit bir örnek size, Bir üçgenin iki kenarı 3 ve 4 verildiği zaman bunun dik üçgen olup olmadığına bakmadan 3. kenara 5 diyen çok öğrenci gördüm.
Her zaman kullandığım bir söz buraya yakışacak sanırım. "Öğrenmiş Şam'da halı dokunduğunu, enine mi, boyuna mı farkında değil."
Sayın Admin, bence Matematikçiler, Fizikçilerden daha çok çekiyor.