Faruk 15:09 05 Tem 2012 #11 1yazar olmak isteyen anlatıcı artık yazma aşamasına geldiğini, yapıtını da "bir katedral inşa eder gibi" ya da "bir elbise diker gibi" oluşturmak istediğini belirtir. Bu arzunun belirtilmesinden birkaç sayfa sonra da roman biter.
Yukarıdaki cümlelerde altı çizili sözler sanatçının hangi özelliklerini belirtir?
iddiasını, alçakgönüllülüğünü
yaratıcılığını, durgunluğunu
kalıcılığını, geçiciliğini
varsıllığını, yoksulluğunu
özelliğini, sıradanlığını
E dememin sebebi katedral inşa etmenin yazarın özelliğini yani eseri ele alırkenki tutumunu gösterebilir. Bir elbise diker gibi sözünün ise daha çok sıradanlığı kastettiğini düşünüyorum. Yani bir elbise diker gibi sıradan bir iş olarak görebilir yazmayı.
Faruk 15:14 05 Tem 2012 #12
bir tanede benden ösym sorusud
Sanatçı olabilmek için yaşantıyı yakalayıp tutmak, onu
belleğe, belleği anlatıma, gereçleri biçime dönüştürmek
gerekir. Duyuş her şey değildir sanatçı için. Sanatçının;
işini bilip sevmesi, bütün kuralları, incelikleri, biçimleri,
yöntemleri tanıması, böylece de hırçın doğayı
uysallaştırıp sanatın sözleşmesine uydurması gerekir.
Sözde sanatçıyı tüketen daha da iyi olma tutkusu,
gerçek sanatçının yardımcısı olur. Sanatçı azgın
canavara boyun eğmez, onu evcilleştirir.
Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada savunulan
düşünceyle örtüşmez?
Bir romancı, roman türüyle ilgili teorik bilgi sahibi de
olmalıdır.
Bir müzisyen, birbirinden farklı müzik formlarını
tanımalıdır.
Geldiği noktayı aşma güdüsü, kendini kanıtlamış
ressam için faydalıdır.
Genç bir şair, yapıtlarında kendi iç dünyasını
anlatmaya öncelik vermelidir.
Bir oyuncu, rolünü daha iyi kavrayabilmek için
gözlemlerde bulunmalıdır.
Açıklama olarak; Parçada "sanatçının hırçın doğayı uysallaştırıp sanatın sözleşmesine uydurması gerekir" sözünden kendi iç dünyasını değil de doğayı sanat eseri haline getirecek şekilde yansıtması kastedilmiş. Bu yüzden dolayı kendi iç dünyasını anlatması bu kısımla örtüşmüyor diye düşünüyorum.
mmorwen 15:23 05 Tem 2012 #13
Evet, ikisinin de yanıtı "A" seçeneğidir. Şöyle açıklayayım.
"Katedral inşa etmek" ve "elbise dikmek" birer mecaz anlatımdır, birer semboldür. Katedral gösterişli, görkemli olur bilirsin. Saray gibidir. Dikiş dikmek ise mütevazi bir eylemdir, gösterişsizdir, kendine hastır. Orada yazar demek istemiş ki, "adeta bir saray inşa edercesine görkemli ve iddialı; bir elbise dikercesine mütevazi, alçakgönüllü ve gösterişsiz bir roman yazmak istiyorum." Yani bu iki zı
tlığı (gösterişlilik iddialı olma-alçakgönüllü ve mütevazilik) birden barındırmak istiyormuş eserinde yazar. Orada altı çizili lafların simgelediği anlamlar bu.
İkincisi; öncelikle şiir de karikatür de ne işe yarar bi onu cevaplayalım. Bir şiir, birkaç dizesinde hakkında sayfalarca yazılabilecek bir olguyu oldukça iyi bir şekilde anlatabilir. Bir karikatür, ufak bir çizim ve diyalogla insanlara çok şey öğretebilir. İkisinin de ortak paydası, okuyucusuna vermek istediği şeyi az ama öz bir şekilde ifade edebilmesidir. Oradaki "en ekonomi söylem"den kasıt da budur, hangisi "daha az ve daha öz" anlamında.
Yani karikatür de şiir de söyleyeceklerini en kısa yoldan ortaya koymak amacındadır.
"Aşağıdaki cümlelerden hangisi
bağdaşıklığa aykırıdır?" demek = "Aşağıdaki cümlelerden hangisinde
anlatım bozukluğu vardır?" demektir. Bağdaşıklık anlatım bozukluğu demektir.
Umarım yardımcı olabilmişimdir.
kırmızı gece 15:26 05 Tem 2012 #14
3) bağdaşmak uyum sanırım, "bu söyledikleri açıklamayla bağdaşmıyor gibi" uyuma aykırılık gibi bir şey olabilir sanırım
sinavkizi 15:35 05 Tem 2012 #15
bu sorularda doğruyu değil de en doğruyu bulmak gerekiyor galiba..

Faruk'un söylediği de yanlış değildi çünkü.
her arkadaşıma çokça teşekkürler...
sinavkizi 15:38 05 Tem 2012 #16 "Aşağıdaki cümlelerden hangisi bağdaşıklığa aykırıdır?" demek = "Aşağıdaki cümlelerden hangisinde anlatım bozukluğu vardır?" demektir. Bağdaşıklık anlatım bozukluğu demektir.
Umarım yardımcı olabilmişimdir.
aslında anlamdan kaynaklananı bu. bağ
laşıklıktan da kaynaklanabiliyor. soruyu da ekleyebilirim, çünkü anlatım bozukluğu göremedim şıklarda.
sinavkizi 15:40 05 Tem 2012 #17
hangisinde bağdaşıklığa aykırılık vardır?
sen bitik düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını
uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar
bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla uyanmalısın
değişmemelisin hiçbir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu
ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın
kederi de yaşamalısın namusluca, bütün benliğinle
çünkü acılar da sevinçler gibi olgunlaştırır insanı
yaşadın mı büyük yaşayacaksın; ırmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına
çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
mmorwen 15:44 05 Tem 2012 #18
imla işaretlerini eklemeyi unutmadın değil mi? eğer unutmadıysan ekle derim, çünkü virgül falan etkiliyor anlamı.
sinavkizi 15:46 05 Tem 2012 #19 imla işaretlerini eklemeyi unutmadın değil mi? eğer unutmadıysan ekle derim, çünkü virgül falan etkiliyor anlamı.
olduğu gibi ekledim.
mmorwen 15:51 05 Tem 2012 #20
yanıt C mi? (değişmemelisin bir bardak su içmenin mutluluğunu... diye başlayan şık)
o da değilse B'dir, ikisinin arasında kalmıştım açıkçası.