başından beri farklı şeylerden bahsediyoruz furkan61 :) :)
Yazdırılabilir görünüm
başından beri farklı şeylerden bahsediyoruz furkan61 :) :)
O zaman editörün çevirisini okumuş olmuyor musunuz? Sonuçta edebiyatı, dilbilgisi güçlü kişinin sözleri düzenlemesiyle oluşuyor.gereksizyorumcu'den alıntı:tabiki başarandan dinlemeyi/okumayı isterim. diğeri sadece bir hikayecidir. yolda yürüyeni izleyip ne gördüğünü aktaran birini dinlemekle yolda yürüyenin hissettiklerini bilemeyiz. kitabı Gauss yazsın, korkmayın bir editör onu okunur hale getirir.
Benim anlatmak istediğim kişisel gelişim kitaplarının sadece olayları yaşayan kişilerinin kaleme alması gerekmediği. Bu kadar uzayacağını hesaba katmamıştım. :D
bu konu hedefinin büyüklüğüne göre değişir.Furkan61'den alıntı:Ali Nesin, Türkiye'deki sayılı matematikçilerden. Girdi derse trigonometrik fonksiyonları anlatacak. Adam bu işin ustası herşeyi biliyor ama anlatamıyor.
Bir de herhangi sıradan bir lisede matematik öğretmeni. Hoca onun kadar bilmemesine rağmen sana öğretiyor.
Sen hangisinin dersine girmeyi tercih edersin?
evet editör yazanın söylemek istediklerini okuyucuya daha okunur bir dille ulaşmasını sağlar.Furkan61'den alıntı:O zaman editörün çevirisini okumuş olmuyor musunuz? Sonuçta edebiyatı, dilbilgisi güçlü kişinin sözleri düzenlemesiyle oluşuyor.
Benim anlatmak istediğim kişisel gelişim kitaplarının sadece olayları yaşayan kişilerinin kaleme alması gerekmediği. Bu kadar uzayacağını hesaba katmamıştım. :D
camdan izlediklerini aktarmaz. bu yapılamaz demedim zaten hangisini tercih edeceğimi üstteki yorumda söyledim. bu arada bu konudaki başarı öyküsünü göremedim, yani konuyu açan kişi başkasının tecrübelerini mi bize aktarmış? kısaca bu verilen tecrübelerin nasıl bir uç noktaya bizi ulaştırabileceğini %100 etki sözünden sonra sorgulamak hakkım diye düşünüyorum.
Zorlu üniversite sınavına hazırlanan arkadaşlar için hazırlamış olduğum "bana inanırsan sana da anlatırım..." adlı kitabımın önsözünü aşağıdaki linkte bulabilirsiniz. kitabın içindeki tüm anlatılanlar yaşanmış ve etkisi %100 olan tecrübelerdir.
bu cümlede yazan "etkisi %100" olan kelimeler ile şampuan reklamındaki "%90 hacim kazandırır" kelimelerini aynı kategoride değerlendiriyorsan sana söyleyebileceğim bir şey yok. Ama dediğin günde 1000 soru çözme olayı kitabımda geçiyor. Ben çözüyordum, faydasını da gördüm. Ama 1000 soru çözme konsantrasyonu kaç kişide var. Bu çalışma psikolojisini nasıl sağlarız. Bu önemlidir burada. Sen de olabilir. Olan biteni farkındasındır olabilir.
Kar amacı gütseydi kitap piyasadaki bu tür kitaplar gibi 20-30 tl olurdu. Kitabın yazan için önemi vardır, değeri vardır. Sen 5 tl ile inşaat ile uğraşan benim zengin olacağımı mı düşünüyorsun. ufak bir hesap yapalım. 1000 kişi alsaki imkansız, 5000 tl yaparki, bu komik bir rakamdır.
Bunun dışında ilk alan bunu internette yayınlayacağı için bu kadar satma ihtimali de yoktur.
Yayın evleriyle görüştüm. 5-6 ay sonra sıra gelir diyorki üniversite sınavına haırlanan arkadaşlar için çok geç olacaktır. Kitap 10-12 aylık bir çalışma periyodunu anlatmakta. Yayınevleri de kitabı 20 tl ye satıp yazara %10 para vermektedir. Kümülatifde yine kazanç yoktur.
Dğer konuya gelince Gauss un sana yazacağı konuyu anlamanda sıkıntı olacağını sanmıyorum ama buradaki konumuz üniversite sınavı denen saçmalığa çalışmaktır.
Kendi başarı öykümü kısaca anlatayım. Trabzon Yomra Fen Lisesi'nden mezun olduktan sınavda(az öncede belirttiğim gibi sayısal 8- sözel 13 yanlış yaparak ama malesef okul başarı puanımın çok düşük olması sebebiyle Başkent Üniversitesi İşletme bölümü (Burslu) olarak bitirdim. Akabinde 5 sene gibi bir süre küçük büyük firmalarda yine aynı çalışma performansıyla çalışmalarımı sürdürdüm. En son ayrıldığım 600 kişilik bir firmada Müdürdüm. sadece 26 yaşındaydım. Kendi işimi kurmak için ayıldığım işten şuan ihracatlar yapmış ve bir de bina yaparak bitirmiş bir insan olarak kendimi başarılı sayıyorum. Benim için başarı ne yapıyorsan en iyisini yapmaktır. Bu garsonluk bile olabilir.
Yok hocam, sorgulamak tabii ki hakkınız.gereksizyorumcu'den alıntı:evet editör yazanın söylemek istediklerini okuyucuya daha okunur bir dille ulaşmasını sağlar.
camdan izlediklerini aktarmaz. bu yapılamaz demedim zaten hangisini tercih edeceğimi üstteki yorumda söyledim. bu arada bu konudaki başarı öyküsünü göremedim, yani konuyu açan kişi başkasının tecrübelerini mi bize aktarmış? kısaca bu verilen tecrübelerin nasıl bir uç noktaya bizi ulaştırabileceğini %100 etki sözünden sonra sorgulamak hakkım diye düşünüyorum.
Bu ayrıklık, Savaş'ın bu tür kitapları büyük imza atmış kişiler yazmalı sözüne katılmadığım için çıktı. Misal ben kişisel gelişim kitabı yazmak istiyorum. Konumda aynı olsun (imkansızlıklardan doğan zaferler). Büyük bir araştırma içine giriyorum, yaklaşık 10 tane ilgi çekici olay buluyorum. Olay kahramanları şu an hayattaysa röportaj yapıyorum, yok değilse ailesi ve çevresine hakim olan kişilerle görüşüyorum. Bu da camdan izlemek olmuyor bence.
Bu kitapta başarı öyküsü olduğunu söylemedim ki zaten.
üniversite sınavına gireceğim yıllarda bazı dershaneler %100 başarı garantisi ve aksi durumda para iadesini taahhüt ediyorlardı. tek sorun tercihlerinizi onların yapıyor olması. üzte istediğiniz bölümler en alta bi tane Kıbrıs. sanırım buradaki %100 etki sözünün ne amaçla söylendiğini hepimiz algılayabiliyoruz. %100 etkiyle gelişim sağlayacağımız kastediliyorsa bu aslında hiçbişey söylememektir. bahsettiğiniz kitabı alma iradesini gösteren birisi zaten gelişim göstermiş demektir. (şu ilacı alırsan kafan çalışır diyip , bak kafan yavaş yavaş çalışmaya başladı diye biten fıkra gibi) . hatta bu yazdıklarımızı okurken de gelişiyorlar.
kitap yazan için elbette değerlidir tıpkı bu yorumun benim için değerli olduğu gibi. kitap sadece kağıda yazılınca mı kitap olmaktadır? bir ete kemiğe bürünme olayı şart mıdır? internetten yayınlanmış olsa sizin için manevi değeri azalır mı? kar amacı güdülmüyorsa paralelinde internetten de yayınlanmasındaki engeli anlayamadım. isteyen ben bunun bir de daha okunur versiyonunu yani kağıda basılmışını alayım derdi gider hakikaten ucuz bir fiyat olan 5TL ye buna sahip olurdu. yanlış anlaşılma olmasın bu kitap için kar amacı da güdebilirdiniz bunu dert eden birisi değilim ki beni veya herhangi birini bağlamazdı sadece konuya girişinizdeki iddaya takılmış durumdayım.
buna aynen katılıyorum.onur_ozyurt'den alıntı:Benim için başarı ne yapıyorsan en iyisini yapmaktır. Bu garsonluk bile olabilir.
Kitabın etkisinin hala %100 olduğunu söylüyorum. Kitaptaki konuları ben bizzat uyguladım. Benden sonra etrafımdaki üniversiteye hazırlanan arkadaşlara uygulattım. Hepsi de başarılı oldular. Müzik öğretmeni olmak isteyenler Biyoloji bölümünü kazanıp Üniversiteyi de 1. likle bitirdiler. Bloğumdaki diğer yazılarıma da bir göz atsaydınız her zaman çalışmamız gerektiğini anltmak istediğimi çözebilirdiniz belki. Kitabı direk internete koymayı da düşünüyorum. Ama şuan için kitabıma verilen değeri görmek istiyorum. Şunu yapabiliriz. Kazancı çocuk esirgeme kurumuna bağışlarım. Bunu bir taahhütname hazırlayarak yapabilirim. Ücretsiz yayınlanan veya dağıtılan hiçbirşeyin değeri yoktur insanlar gözünde.
%100 başarı garantisi konusunu da kitabımda işledim. Sana o konuda katılıyorum.